Hediye Levent, Prof. Dr. Mehmet Azimli ile Müslümanların Engizisyonu adlı dört ciltlik kitap serisi üzerine bir söyleşi gerçekleştiriyor. Konuşmada, İslam tarihi boyunca farklı düşünceleri nedeniyle baskıya, işkenceye ve ölüme maruz kalan bilim insanları, filozoflar ve dini alimler ele alınıyor. Mehmet Azimli, bu kitabı yazma nedenini, Türkiye'de ve İslam dünyasında farklı düşünenlere yönelik baskıların artması ve tarihte benzer olayların yaşanmış olması olarak açıklıyor.
Azimli, İslam tarihinde farklı fikirlerinden dolayı öldürülen, sürgüne gönderilen veya işkence gören 200'den fazla bilim insanı ve alimin hikayesini anlattığını belirtiyor. Özellikle İbn Sina, İbn Rüşd, Ebu Hanife gibi önemli isimlerin yaşadığı zulümlerden bahsediyor. Ayrıca, Osmanlı döneminde de benzer baskıların yaşandığını, örneğin Piri Reis'in idam edilmesi veya Takiyüddin'in rasathanesinin yıkılması gibi olayları örnek gösteriyor.
Konuşmada, İslam dünyasında bilim ve felsefenin gelişmesinin önündeki engellere de değiniliyor. Mehmet Azimli, bilim insanlarının din adamları tarafından nasıl engellendiğini ve bu durumun İslam medeniyetinin gerilemesine neden olduğunu vurguluyor. Ayrıca, günümüzde de benzer baskıların devam ettiğini, özellikle dijital çağda bilgiye erişimin kolaylaşmasıyla birlikte gençlerin geleneksel dini anlayışlardan uzaklaştığını ifade ediyor.
Son olarak, Türkiye'de ilahiyat fakültelerinde felsefe ve sosyal bilimler derslerinin azaltılması, tarikatların etkisinin artması gibi konulara da değiniliyor. Mehmet Azimli, bu durumun ilahiyat eğitimini olumsuz etkilediğini ve gençlerin sorgulayıcı bir bakış açısından uzaklaştığını belirtiyor.
Söyleşi, izleyicilerden gelen sorularla devam ediyor ve İslam dünyasında yaşanan zulümlerin günümüzdeki yansımaları, Alevilere yönelik baskılar ve kadın bilim insanlarının maruz kaldığı zulümler gibi konulara da değiniliyor.
Bu yayın için izleyiciler toplamda 79 yorumda bulunmuş. 9679 defa izlenen yayın 586 kişi tarafından beğenilmiş.
Bu metin, Hediye Levent'in YouTube kanalındaki bir videonun yorumlar bölümünün transkriptidir. Videoda, İslam Engizisyonu başlıklı bir kitabın yazarı Mehmet Azimli ile bir söyleşi yapılmış gibi görünüyor. Yorumlar, konunun son derece kutuplaştırıcı ve hassas olduğunu açıkça göstermektedir.
Yorumları genel olarak şu şekilde kategorize edebiliriz:
1. Mehmet Azimli'yi ve Konuyu Destekleyenler:
* Teşekkür ve Takdir: (@mustafakaygsz5521, @muhammederenkaya7598, @durankocabag7525, @ismailbilgin5165, vb.) Hocanın cesareti, emeği ve aydınlatıcı bilgileri için teşekkür ediliyor. Bu yorumları yapanlar, geleneksel anlatıların dışına çıkılarak İslam tarihinin karanlık sayfalarının konuşulmasını olumlu karşılıyor.
* Kişisel Aydınlanma: (@İbrahinBaşbuğ, @sinanozgul3325) Videoyu izledikten sonra bazı dini inançlarından vazgeçtiklerini veya sorguladıklarını ifade ediyorlar.
* İslami Engizisyonun Varlığına İlişkin Örnekler: (@Tulparyelesi, @asosyal6555, @super20187, @sevincguven8919) Günümüzde ve geçmişte, farklı fikirlerinden dolayı insanların hedef alınmasını, Diamond Tema örneğini, KHK'lıları ve tarihteki bazı olayları (Harre Vakası, Beni Kureyza, Esma bint Mervan'ın öldürülmesi) İslami Engizisyonun kanıtları olarak gösteriyorlar.
2. Mehmet Azimli'yi ve Konuyu Sert Bir Dille Eleştirenler:
* Din'e Hakaret/Salaklık: (@mustafaercan1565, @imrengurbuz2232) Konuyu ele alış biçimini saldırgan, salakça ve İslam'a hakaret olarak değerlendiriyorlar. Eleştirilerinin odağında, yenik bir din olduğu için rahatça eleştirilebileceği iddiası var.
* Yetersizlik ve Yüzeysellik: (@cihatkose6211) Hocanın entelektüel derinliğinin ve vicdani boyutunun yetersiz olduğunu, yorumlarının spekülatif olduğunu düşünüyor.
* Kavram Yanlışlığı: (@ibrahimulker7681, @MehmetaliAkat-f3p) Engizisyon teriminin, Katolik Kilisesi'ne özgü, hukuki ve sistematik bir yapıyı ifade ettiğini, İslam tarihindeki münferit zulüm olayları için bu terimin kullanılmasının yanlış olduğunu savunuyor.
* Kur'an İslamı ile Uyumsuzluk: (@tuncerdabanl5515) Eleştirilerin Kur'an'daki dinde zorlama yoktur, barış ve adalet vurgularını görmezden geldiğini, yaşanan zulümlerin Müslüım tanımlı kişilerin eylemleri olduğunu, bunun Kur'an'ın özü olmadığını iddia ediyor.
* Kemalist/Laik Eleştiri: (@super20187, @Gündüzalp99) Konuşmacıyı, tek parti dönemindeki uygulamaları (şapka kanunu, din yasakları, Bediüzzaman'a yapılanlar) görmezden gelmekle ve çifte standart uygulamakla suçluyor. Burada Kemalist Engizisyon kavramı ortaya atılıyor.
3. Tartışma ve Karşı Argüman Geliştirenler:
* (@huseyinkut3184) Cihat kavramının savunma olarak anlaşılması gerektiğini, hocanın bunu basite indirgediğini söylüyor.
* (@İbrahinBaşbuğ) Cemel ve Sıffin savaşları gibi Müslümanların birbirleriyle savaştığı iç çatışmaların nasıl değerlendirilmesi gerektiğini soruyor.
4. Teknik ve İçerikle İlgili Yorumlar:
* (@eylemyavas13) Ses kalitesinden şikayetçi.
* (@Tulparyelesi) Video kalitesine rağmen az izlenmesinden yakınıyor.
* (@yalincakyasin) Hocanın kitaplarını nereden temin edeceğini soruyor.
Genel Değerlendirme:
Bu yorumlar, Türkiye'de din, tarih ve otorite üzerine süregelen derin ve sert tartışmaların bir mikrokozmosunu oluşturuyor. Bir tarafta, dini otoriteyi ve geleneksel anlatıları radikal bir şekilde sorgulayan, İslam tarihindeki şiddet eylemlerini sistematik bir zulüm olarak okuyan bir kesim var. Diğer tarafta ise, bu sorgulamayı dinine hakaret, kasıtlı bir çarpıtma veya kavramsal bir yanılgı olarak gören ve eleştirileri ötekinin (Kemalist/laik) yaptıklarını görmezden gelmekle suçlayan bir kesim bulunuyor. Ortak nokta, her iki tarafın da engizisyonu, yani farklı düşünene yapılan sistematik baskı ve zulmü, kendi karşıtlarının eylemlerinde görmesi.