Hediye Levent, Prof. Dr. Ahmet Sözen'in bağlantı sorunu nedeniyle yayına kendisi girmiş ve Kuzey Kıbrıs'ın internet altyapısından bahsetmiştir. Sözen, bağlantı sorununu çözdükten sonra yayına katılmış ve kendisini tanıtmıştır. Sözen, Kıbrıs toplumlar arası müzakerelerin başladığı yıl olan 1968'de doğduğunu ve Lefkoşa'da büyüdüğünü belirtmiştir. Boğaziçi Üniversitesi'nde eğitim gördükten sonra Amerika'da master ve doktora yapmış, ardından İstanbul'a dönerek Bahçeşehir Üniversitesi'nde çalışmıştır. 2004'ten beri Doğu Akdeniz Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.

Konuşmada, Kıbrıs meselesinin tarihsel süreci ele alınmıştır. 1571'de Osmanlı İmparatorluğu'nun Kıbrıs'ı alması, 1878'de İngiltere'ye devredilmesi ve 1960'ta Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurulması gibi önemli tarihsel olaylara değinilmiştir. 1960'ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti, iki toplumlu bir yapıya sahip olmasına rağmen, 1963'te anayasal kriz ve toplumlar arası çatışmalar nedeniyle işlevsiz hale gelmiştir. 1974'te Türkiye'nin adaya askeri müdahalesi sonucu Kuzey ve Güney Kıbrıs olarak ikiye ayrılmıştır.

Sözen, Kıbrıs meselesinin çözümü için iki bölgeli ve iki toplumlu bir federasyon modelinin en makul çözüm olduğunu belirtmiştir. Kamuoyu araştırmalarına göre, hem Kıbrıslı Türkler hem de Kıbrıslı Rumlar bu modeli kabul edebilecek durumdadır. Ancak, son yıllarda Türkiye'nin iki devletli çözüm söylemine yönelmesi, müzakereleri zorlaştırmıştır.

Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları ve bölgesel güç dengeleri de konuşmada ele alınmıştır. Sözen, Kıbrıs meselesinin çözülmesinin Doğu Akdeniz'deki diğer sorunların çözümüne de katkı sağlayacağını ifade etmiştir. Ancak, bölgedeki ülkelerin seçim atmosferi ve güç dengelerindeki değişimler nedeniyle, önümüzdeki dönemde yeni bir fırsat penceresinin açılabileceğini belirtmiştir.

Son olarak, Kuzey Kıbrıs'ın uluslararası tanınırlığı ve Türkiye'nin Kıbrıs politikasına değinilmiştir. Kuzey Kıbrıs, sadece Türkiye tarafından tanınmaktadır ve uluslararası toplum tarafından Kıbrıs Cumhuriyeti'nin toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Sözen, Türkiye'nin geleneksel dış politikasına dönerek iki bölgeli ve iki toplumlu federasyon modelini desteklemesinin, Kıbrıs meselesinin çözümüne katkı sağlayacağını ifade etmiştir.

Konuşma, izleyicilerden gelen sorularla devam etmiş ve Kuzey Kıbrıs'taki siyasi durum, göç hareketleri ve Türkiye'nin bölgedeki etkisi gibi konulara değinilmiştir. Sözen, Kıbrıslı Türklerin kendi kendilerini yönetme arzusu olduğunu, ancak Türkiye'nin siyasi müdahalelerinin zaman zaman tepki çektiğini belirtmiştir. Ayrıca, son yıllarda Türkiye'den Kuzey Kıbrıs'a entelektüel göçün arttığına dikkat çekmiştir.

Sonuç olarak, Sözen, 2023'ün hem Türkiye hem de Kıbrıs için kritik bir dönem olacağını ve umarım daha iyi günlerin geleceğini ifade etmiştir.