Arap Ayaklanması'nın getirdikleri
Lübnan, Irak ve İran'daki protestolar devam ederken, bölgedeki huzursuzluk dalgalarının 2011 Arap Ayaklanması'nın artçıları olduğu düşünülüyor. Ancak bu görüş eksik kalıyor, çünkü Arap Ayaklanması'nın miadı ve sonrasındaki gelişmeler hala belirsiz. Bölgedeki ülkelerin kendine özgü sosyal ve ekonomik yapıları, kronikleşmiş sorunları ve dış müdahaleler, yeni bir kaotik döneme işaret ediyor. Temel soru, bu sorunlarla nasıl başa çıkılacağı ve yeni, demokratik yönetimlere geçişin nasıl sağlanacağıdır. Arap Ayaklanması bitmemiş olabilir ve önümüzdeki yıllarda yeni ayaklanmalar ve artçılar görmemiz mümkün. Bu süreçte, radikalleşen nesiller ve cesaretlenen toplumlar, bölgenin geleceğini şekillendirecek önemli faktörler olacak.